Büyük bir başarı öyküsünün adı: Beşiktaş Cola Turka

Basketboldan fazla anlamam. Her hafta sonu oğlumu siyah beyazlıların junior takımının antrenmanlarına götürdüğüm için birazcık bilgi sahibi olma şansını yakaladım diyebilirim. Ancak Beşiktaş Cola Turka’nın sıra dışı başarısını yazacağımı öğrendiğinde itirazı bastı. ‘Baba sen ne anlarsın Basketboldan’ diye. Doğrudur efendim, fazla anlamam. Ama başarıdan iyi anlarım.

Anlayanlar bu büyük başarıya kayıtsız kalsa da ben kalamazdım.

Bu yıl çok kısıtlı bir bütçe ile hatta kimilerine göre futbol takımında oyna(yama)yan, Ricardinho’ya verilen para kadar bir bütçe ile oluşturulan bu takım, önce ULEBCUP’ta zirveye çıktı, tam 10 maçlık seride tüm gruplarda tek yenilgisiz lider olarak bir üst tura adını yazdırdı. Sonrasında İsrail takımı ile eşleşti. İlk maçta şanssız bir şekilde tam 15 sayı fark yedi. Akaretler’deki rövanşta tam 20 sayı farkla galip gelerek bir üst tura adını yazdırdı.

En son bu hafta liderliği paylaştığı Efes’i darmadağın ederek zirvenin tek sahibi oldu.

Böylece Beşiktaşlılar futbol ve basketbolda zirveye çıkarak çifte sevinç yaşadılar.

Dalmau, Apodaca, Nicevic, Shumpert, Mehmet, Cevher’den oluşan bu mütevazi takım Kaya Peker liderliğinde başarıdan başarıya koşuyor. Bu takımın oyuncuları yaptıkları işten hem zevk alıyor hem de izleyenlere büyük keyif ve seyir zevki sunuyorlar.

Taraftarıyla bütünleştiğinde de tüm maçları adeta şölene dönüşüyor.

Beşiktaş Cola Turka’nın büyük başarısı gerektiği kadar ne yazılı ne de görsel medyada hak ettiği ilgiyi bulamadı. Futbolun saçma sapan hallerine saatlerini ve sayfalarının en mutena köşelerini ayıran medyamız, ne hikmetse bu başarıyı tek satıra indirgeyerek görebildi. Hatta bazı iri gazetelerimiz göremedi bile.

İncir çekirdeğini doldurmayan konularda yazı dizisi ve özel program yapanlar bu büyük başarıdan haberdar olamadılar.

Mütevazi bütçesi ile zamanında yapılamayan ödemeler nedeniyle takımın yıldızı Kaya Peker’i son anda elinde tutma başarısını gösteren yönetimin üzerine düşen medyanın yaptığını yapmamasıdır.

İnanıyorum ki Basketbol takımının şampiyon olması Futbol takımına göre daha garanti bir durumdur. Şahsen futbolculara göre basket takımının oyuncularını zafere daha çok inanmış ve adanmış görüyorum. En azından başarıda istikrar sahibiler.

Kritik döneme girildiği şu günlerde süreç iyi yönetilirse, Beşiktaş sezon sonunu çifte şampiyonlukla taçlandırır. Bu haftadan itibaren Beşiktaş için olağanüstü dönem başlamıştır. Kendisine ve rakiplerine çok dikkat etmelidir.

İYİ Kİ VARSIN ÜLKER

Bu ülkede hayırda kendisiyle yarışan, futbola ve basketbola verdiği büyük destekle adı rakipsizleşen çok az marka ve kurum vardır. Basketbol liginin nerdeyse yarısının sponsoru ÜLKER’DİR. Dolayısıyla Türk sporunun başarısında en büyük pay sahibi kurumun adıdır Ülker.

Bu ülkenin Ülker gibi yüzlerce Ülker’e ihtiyacı vardır. Uluslararası arenada var olmanın yolu budur.