- Eki, 08, 2013
- Kitap ve Yayinlar, Spor
- Nurullah Öztürk
Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan’la Cenevre’de sıradışı bir röportaj yaptık. Hasan Doğan’a hep Milli Takım ve Fatih Terim soruldu. Bizim konuştuklarımız biraz farklı. Bugünü değil, Türk futbolunun yarınıydı, bizim sohbet konumuz. Sayın Doğan farklı bir federasyon başkanı; açık sözlü, canayakın. Konuştukça işin ehli olduğunu gözlemliyor, Türk futbolunun emin ellerde olduğuna kanaat getiriyorsunuz. Doğan’ın Türk futbolu için çok önemli projeleri var. Çok uzun bir sohbetti. Bakın Hasan Doğan çok çarpıcı açıklamalarında özetle neler söyledi:
“Futbol federasyonu olarak cumhuriyetin 100. yılına kadar ki tüm plan ve programını yapıyoruz. Futbolu ülkenin lider ülke vizyonuna katkı yapacak, destek olacak bir proje olarak geliştirmeyi düşünüyoruz. Göreve geldiğimizde 15 milyon YTL olan sponsorluk gelirlerini üç ay içerisinde 36 milyon YTL’ye çıkarttık.
Milli takımın başarılı olması bizi sevindirdiği kadar tüm Türk ve Müslüman dünyasını da sevince boğuyor. Dün Mısırlı bir vatandaş Türk bayrağını öpüyordu. Bir aydır Türkiye dışındayız. Ama hiçbir yerde yabancılık yaşamadık. Kendimizi hep evimizde gibi hissediyoruz. Hiç bir ülke ve milli takımı geçtiği her yerde böyle bir sevgi ile karşılanmıyor. Bu sevgiye layık olacağız.
Futbol federasyonunun dış yayın haklarını federasyon kendisi pazarlayacak. Milli maçlar ve Türkiye Ligi Balkanlar’da ve Türki cumhuriyetlerde çok yoğun ilgi ile takip ediliyor. Bu ilginin karşılığı olarak cüzi fiyatlarla oralarda maçların takip edilmesine fırsat sağlayacağız.
Futbol sadece futbol değil. Futbolun siyasi ve ekonomik boyutu var. Bu boyutlarını da dikkate almak lazım.
Hazırladığımız projenin üç boyutu var.
1-) Sosyal sorumluluk
2-) Türkiye’de herkese futbol oynatmak. Tüm okullarda futbol oynanmasını sağlamak.
3-) Elit sporcu yetiştirmek.
Uluslararası arenada ne yapmak isterseniz isteyin önce ülkenizin marka olması gerekir. Futbol da bunun vasıtalarından biridir
Futbolun geliştirilmesi ve sosyal sorumluluk projesi olarak ele alınması çerçevesinde AB fonlarından da yararlanacağız Oli Rehn Portekiz maçında misafirimizdi Projeyi kendilerine sunarak 30 milyon Euro destek sağlayacağımızı düşlünüyorum
Yapacağımız işlerle ilgili finansman konusunun sorun olacağını düşünmüyorum Sorun bürokraside Eğer bürokrasi önümüze engeller dayamazsa bu ülkenin futbol potansiyelini çok üst noktalara taşımayı hedefliyoruz.
Bu projede futbolun tüm enstrümanlarını geliştirmeyi düşünüyoruz
Uluslararası arenada hakemlerimizin de yer alması ve görev alması için onları da eğitecek ve geliştireceğiz
Türk futbolu dünyanın en önemli markalarından biri haline gelecektir Tüm çalışmalarımızı bu hedefe yönelik olarak planlıyoruz
Türkiye Dünyanın gelecek vaat eden birkaç ülkesinden biri Biz de bu hedefe futbol vasıtası ile destek olmak istiyoruz Ve olacağız.’