- Eki, 08, 2013
- Kitap ve Yayinlar, Spor
- Nurullah Öztürk
Deloitte firması her yıl dünya çapında yapmış olduğu araştırma sonuçlarının özetini kamuoyu ile paylaşır. Ben de çeşitli araştırma raporları içinde özellikle iki konuyu her yıl düzenli olarak takip ederim.
Bunlar; dünya perakende sektörü araştırması ve futbol pazarı araştırmalarıdır…
Perakende, ekonomi benim işim, futbol vazgeçemediğim tutkum, hobim…
Bu yıl da her iki araştırmayı inceledim. Türk firmaları perakendede yükselen ciroları ile adım adım dünya devler ligine doğru ilerlerken, Türk futbolu da sportif başarı sıfıra yakın olsa da ekonomik olarak devler ligine girmeyi başarmış durumda… Her iki araştırma da çarpıcı, her ikisi de ilginç sonuçlar içeriyor.
En önemlisi de yaşanan ekonomik krizin ne kadar derinlikli ve halk nezdindeki karşılığının ne olduğunu anlamak için ilk bakmanız gereken yer perakende ve futbol sektörüdür.
Türkiye’de yaşanan 2001 ekonomik krizi bu duruma çok çarpıcı bir örnektir. Perakende ve futbol sektöründe krizin derinlik analizini çok rahatlıkla tesbit edebilirsiniz.
Tam da bu noktada Deloitte, Avrupa futbol pazarının tüm zor koşullara karşın yüzde 4’lük bir büyüme gerçekleştirdiğini ve Türkiye’nin de en yüksek gelir üreten ligler arasında yer aldığını açıkladı.
Avrupa futbolu geçmiş on yılda ortalama yüzde 7’lik bir büyüme sağlarken, Türk futbol endüstrisi ekonomik büyüme yüzdesi olarak en yüksek büyüme oranına ulaşan lig oldu.
Her ne kadar milli takımı Avrupa Şampiyonası’nda göze hoş gelen bir futbol oynamayıp zor zahmet ilerlese de İngiliz Premier League geçen sezon ürettiği 2,5 milyar avro ile dünya futbol liginin tartışmasız lideri konumunda. İngilizleri sırasıyla Almanya, İspanya, İtalya, Fransa ,Rusya ve Türkiye (515 milyon avro) takip ediyor….
Bu liglerin gelirlerinin tamamının ortalaması alındığında yaklaşık olarak yüzde 48’inin yayın gelirleri yoluyla elde edildiğini görüyoruz.
Türkiye’de para var başarı yok
Adı geçen ligler arasında futbol gelirleri ile uluslararası başarı endeksi ters orantılı olan tek ülke Türkiye. Rusya bile son on yıla iki Avrupa kupası sığdırmışken, ne Türk kulüplerinin ne de Milli Takım’ın uluslararası arenada esamisi okunmaktadır.
Türk futbolu bu tabloyu doğru analiz edemezse, önümüzdeki yıllarda, itibar ve onuru ile birlikte ekonomik seviyesini de kaybedecektir.
Avrupa’da takımların erkenden kış uykusuna yatarsa, gelir liginde yedinci, fakat başarı liginde 37.’ysen burada mutlaka bir hesap hatası var demektir.
Avrupa’da para ligi sıralaması ile başarı sıralaması arasında uygunluk var iken, tek istisna Türkiye’dir.